Yengem (amcaoğlumun karısı) kendimi bildim bileli hastası olduğum ve her görüşümden sonrasında kesinlikle 31 çekerek rahatladığım biri. Yengem 46 yaşlarında olmasına karşın, helede o götü yok mu, onun o götünü görüpte dayanabilecek adam tanımam. Yengemlerin askerden yeni gelen oğlu, komşu ilçeden kız kaçırınca, ortalığa ansızın düğün bayram havası yerleşti. Bu en fazlaca benim işime yaradı, şu sebeple yengemle ne kadar fazlaca aynı ortamda bulunursam, onu o denli fazlaca elleme fırsatı buluyordum. Yengemi onlarca kere elledim. Kocasının, yada oğlunun, yada kardeşlerinin, yada kayınlarının yanında ellenmedik yer bırakmazdım. Amı hariç! Oraya ellememe her seferinde bir halde engel olurdu. Yengemi bir türlü anlayamazdım, şu sebeple kimi zaman ellememe izin vermesine karşın, bir türlü ileriye gitmezdi…
Artık ilk fırsatta, bedeli ne olursa olsun yengemi sikme sonucu aldığım bir dönemde, işlerimin ters gitmesi canımı epey sıkmıştı. O gün evlerinin önünden geçerken, pencereden yengemin seslenişiyle irkildim ve kafamı kaldırdığımda yengem beni çay içmeye çağırdı. Gittiğimde evde asla kimsenin olmaması beni heyecanlandırdığı benzer halde ateşledi de. Birazcık söyleşi ve moralden sonrasında, yengem mutfağa çayları tazelemeye gidince, ben de birşeyler atıştırmak bahanesiyle arkasından gittim. Yengem çay doldururken çevreından geçme bahanesiyle hafifçe elledim. Tepki gelmeyince arkasına geçip götünü avuçladım. Yengem ansızın irkildi ve döndüğü şeklinde tokadı yapıştırdı. Bunu asla beklemediğim için sersemledim ne yapacağımı şaşırdım, utanarak evi terk ettim. Bu olayın üstüne 4-5 ay evlerine gitmeyince, amcaoğlunun dikkatini çekmişti. Fakat her davetinde bir bahaneyle atlattım. Taaki oğlu kız kaçırıncaya kadar…
Bu durumda mecburi ilgilenmek mecburiyetinde bırakıldım ve mahkemeydi, dava, düğün derken epey yoruldum. Bu yorgunluğuma karşılık, amcaoğlum, “Erzuruma gidilecek, alış-verişe…” diyerek beni de çağrı edince kabul ettim. Beni almaya geldiklerinde taksinin önünde her iki amcaoğlum oturuyordu, arkada ise kız kaçıran yeğenim ve yengem vardı. Yengemi görünce utanmama karşın tepki gösteremedim. “Hadi acele bin!” dedikleri için direk yengemin yanına oturdum. Yolda amcaoğullarının sohbeti git gide ateşlenince, bilincinde olmadan yengemle bacaklarımızın yapışık bulunduğunu hissettim. Yengemi daha ilkin bu şekilde yakaladığımda, birçok kere ne olursa olsun ellememe rağmen, şimdi bir türlü cesaret edemiyordum. Fakat ikimizin de terlediğinin farkına varınca, gene şansımı tecrübe etmek istedim. Ve yavaşça elimi yengemin bacaklarında gezdirmeye başladım. Hem bir taraftan milleti daha hararetli tartışmaları için kışkırtırken, bir taraftan da yengemi iyice ellemeye başladım. Fakat tam ısınınca Erzuruma vardık…
Erken dönerek, düğün grubuna yetişmek isterken, alış-veriş, gezme, yiyecek derken epey geç döndük. Karanlık daha fazlaca işime yarayacaktı. Fakat ya yengem yanıma oturmazsa, aslabir işime yaramazdı. Korktuğum olmadı ve son olarak binen benim yanıma yengem düştü. Yeni almış olduğum eşya poşetlerini bacaklarını kapatacak şekilde yengemin kucağına koydum, ki rahat çalışayım diye. Ve Erzurumdan itibaren yengemi ellemeye başladım, şu sebeple kaybedecek aslabir saniyem yoktu. Yengemin bacaklarında ve götünde elim gezerek, elimi amına doğru hareket ettirdim. Elim yengemin amının kıllarını hissederken, yengem kolu ve karnıyla engel olmak istedi. Kocası, oğlu ve kaynı varken seste çıkartamaması beni daha fazlaca heyecanlandırıyordu. Bu esnada elimi yengemin karnında ve meme ucunda gezdirince, yengemin kendini özgür bırakmaya başlaması, beni derhal aşağıya, şu demek oluyor ki amına yönlendirdi. Ve okşaya okşaya amına geldim ve amcığını her insanın içinde parmaklayıp okşamaya başladım…
şaşırtıcı ve şaşkınlık verici tahrik oldum. Yengeme bakınca ise, gözlerini kısmış, dudağını ısırmakla meşguldü. Bunu fırsat bilerek amcığını iyice parmakladım ve inanılmayacak kadar kısa bir süreçte ıslanınca, boşaldığını anlamış oldum ve parmaklarımı geri çektim. Ve yarağımı dışarı çıkararak, yengemin eline verdim. Yengemin eli kıymet değmez, eline boşaldım. Bunun üstüne ikimiz de yolculuğun kalanını dinlenerek geçirdik.
Eve vardığımızda millet toplanmış, davul zurna oynuyorlardı. Kalabalığa sefalar getirdiniz dedikten sonrasında yengeme yanaştım ve kulağına fısıldayarak, “Hoşuna gitti mi?” diye sormuş oldum. Yengemin cevabı beni epey şaşırttı, “Hayır! Şundan dolayı ben yarağını amcığıma isterim!” dedi. Bunun üstüne plan halletmeye başladım. Damadın malzemelerinin olduğu odanın anahtarı yalnız bende olduğundan, bilgili olarak odanın ampulünü gevşettim ve yengeme destek olmasını, orda üstümü değiştireceğimi söyledim. Yengem ampülü değişim yapmak için benden anahtarı almış olduğunda, yengeme sessiz bir halde, “Külodunu çıkartıp beni bekle!” dedim. Yengemden birkaç dakika sonrasında da ben, “Üstümü değiştirip geleceğim…” diyerek kalabalıktan ayrılıp arkasından gittim. Yengem karanlık odada beni bekliyordu…
Yengeme sarıldığımda, yengem biri görecek diye korkuyor, “Yapmayalım!” diyordu. Eteğini kaldırıp bacaklarını elleyince, yengemin hazırlanıp külotsuz beklemesi, dudaklarına yapışmama sebep oldu. Sonrasında bacaklarını aralayıp, hafifçe kıllı amına yumuldum. Her dil darbemle yengem başımı daha fazlaca sıkıyor, daha fazlaca inliyordu. Yakalanma riskimiz olduğundan derhal yarağımı amına sokmalıydım, daha sonrasında geniş zamanda her türlü zevki yaşatacağıma dair söz verdikten sonrasında, yengemi sırtüstü damadın yatağına uzatıp, bacaklarını açtım. Yarağımı amcığının dudaklarında gezdirince, içine sokmam için yalvardı. Yarağımı hafifçe hafifçe amına yerleştirip çıkarınca, gözleri döndü. Ve beklemediği ansızın ansızın yarağımı tamamen amına kökledim. Ve amına vura vura içine boşaldım…
Yengem tam kalkıp külodunu giymek için domalınca, arkasına geçip yarağımı götüne sürttüm. “Ordan olmaz, asla yapmadım!” demesine karşın götünü sikmek için ikna ettim ve hem yarağımı hemde göt deliğini iyice tükürükledim. Yengemin yaşına karşın fazlaca dar bir götdeliği vardı, fakat bu o götü sikmeme engel olmayacaktı. Hayalimdeki hanımı köpek duruşuna getirerek, yavaş yavaş yarağımı götüne soktum. Oldukça dar olmasından dolayı şaşırtıcı ve şaşkınlık verici bir zevkleniyordum. Kısa bir hırpalamadan sonrasında götünün içine boşaldım. Ayak seslerini duyunca toparlandık. Yengem kıçına külodunu giyip, odadan çıkamadan dudağımı öperek, “Devamını isterim!” dedi. “Ben de isterim yenge!” deyip gönderdim yengemi. Sonrasında ben de hazırlandım ve çıktığımda yengem kalabalıkta hiçbir şey olmamış şeklinde gülerek karşıladı beni.
Gecenin ilerleyen saatlerinde gülerek koluma girdi ve “Götüm fazlaca acıyor, fakat umurumda değil, uygun ansızın o yarağı yeniden isterim!” dedi. 4 gün geçti ve ben uygun anı sabırsızlıkla temenni ediyorum. Evet yengem, seni seviyorum, seni amcığını ve götünü…