Ben Can. Yaşanmış bir anımı paylaşmak istedim. Bir mağazaya sayım için misyonlu olarak gitmiştim. Sayımı gece yapacağımızdan altıma eşofman, üstüme de bir tişört giydim. Mağaza müdüresi mini etekli, beyaz gömlekli, şık, dolgun göğüslü ve koca götlü afet bir kadındı, fakat oldukca dargın davranışları vardı. Sayıma 10 arkadaş katılacaktık, fakat mağaza kapandıktan sonrasında başlayacaktık. Şu demek oluyor ki 2 saatimiz vardı. Mağaza müdüresine, “Ek olarak ambarlarının sayımını yapalım, zaman kazanalım!” dedim. O da, stokta oldukca mülklerinin olmadığını, fakat ambarın karmaşıklığından dolayı oldukca dar bulunduğunu, yalnız iki şahsın çalışabileceğini ve güvenlik açısından sayımın başlangıcında kendisinin de bulunması gerektirme ettiğini söylemiş oldu. Ben de, “O zaman ikimiz sayalım!” diyerek ambara yöneldim. Peşimden geldi, fakat uflaya puflaya. Sayımları beğenmediğini filan söylüyordu.
Göt kadar ambara girince, “Ben de sayımları beğenmiyorum, fakat ekmek parası, ne yapsak!” dedim. “Konutlusun ve konut geçindiriyorsun canım, dimi?” diye sordu. “Evet canım!” diye takıldım. Her sözcüğünün sonuna ‘Canım’ ilave ederek konuşuyordu ve ben buna güldüm. Gülmemin sebebinin de adımın ‘Can’ bulunduğunu söyleyerek açıkladım, fakat o daha bir istekli ‘Canım’ demeye, espiri halletmeye başladı. Onun ismi de ‘Gül Afet’ imiş. “Varsayım etmeliydim ‘Afet’ ismini!” diye takıldım.
Sayım yaparken karıştırıyor, arada bir, “Hay kafama sokayım, hay beynime sokayım!” biçiminde argo laflar ediyordu. O dargın hanım gitmişti. “Sayım yapmanın faydaları, bak stresin gitti!” dedim. “Asabiliğimin nedeni hususi!” diyince, ben herhalde aybaşısı var diye düşündüm ve “Pardon!” dedim ve ilave ettim, “Bu biçimde daha sempatiksiniz, ilk geldiğimde, ne aksi biri diyordum sizin için!” dedim. Eğildikçe göğüsler, bacaklar fora oluyor, ardı döndüğünde resmen götünün çatalı, kırmızı külodu görünüyordu. Benim yarrak kalkmaya başladı naturel olarak. Ve sıcak olan ambardan hava-su almak için kapıya yöneldim. İki birey yan yana dokunmadan geçmek ihtimalsizdi, ambarda raflar alanı daraltmıştı. Yol vermek için doğrulup kenara çekildi, fakat arkadan kalçalarına sürtünerek ve özür dileyerek anca geçebildim. Kısa müddet de olsa, kalkmış yarrağımı götünü sezmişti. “Özür dileme canım, ihtimaller bu kadar, burdan çıkana kadar daha çoook sürtüneceğiz!” dedi. İkimiz de güldük.
Döndüğümde kapı kilitliydi, ben zorlayınca, açtı, “Gel!” dedi ve gene kilitledi. Üstündeki gömleği çıkarmış, beyaz bir askılı ile duruyordu. “Mağazadakiler bu biçimde görmesin, oldukca sıcak, ne yapsak, istersen sen de çıkar!” dedi. Ben üzerimdeki tişörtü çıkarınca, üst kısmım üryan kaldı naturel. Bedenimi inceliyordu. “Ya bunlar adale mi? Değebilir miyim?” diye sorup, karnıma elini sürdü. Okşuyordu sanki. “Yeter bak güzel olmaya başladım!” diyerek kalkan sikimi düzenledim. Bu sefer o izin isteyip sürtünerek geçti. Bütün sikim götünü ortalamışken durdu, güya mülk sayıyordu. Yan raftaki mahsullere uzanmaya çalıştı, fakat ayağı raftan kayınca düşmek suretiyle iken tuttum. Kollarımın arasındaydı. “Ne kadarda eforlusun, he!” diyerek yere inmeye çalıştı. Değmediğim yeri kalmadı naturel olarak. Resmen arkadan yaslamış gidişatta, hali hazırda kolunu yakalıyordum. Elindekileri yere vazgeçmek için eğilince, külotunun olmadığını gördüm. Ben bir ara dışarı gittiğimde külotunu çıkarmış olmalıydı. Belinden yakalayıp, istekli bir halde yaslamaya başladım.
Kocası ile dağılmak suretiyle bulunduğunu, 6 aydır görüşmediklerini ve o surattan azıcıkçık balanssız bulunduğunu söylemiş oldu ve “Seninki de şipşak kalktı! Beni sevdin şu demek oluyor ki?” diye sordu. “Hoşlanmak ne kelime, bayıldım!” dedim. “Eee hoş biriyim, işim de hoş, fakat herif yok!” dedi. Artık direnemiyordum o gidişatta arttan sikimi çıkarıp amını yasladım. Bana takviyeci oluyor, eliyle amına yerleştiriyordu. Asla konuşmadan 20 dakika siktim ayakta. Kendisi 2 kere orgazm olmuş ve “Artık boşal!” diye dileniyordu…
Çevirip dudaklarını, boynunu, boğazını, göğüslerini yaladım, erişebildiğim her yerini öpüyordum. “Çök!” dedim ve ansızın göğüslerinin arasına boşaldım. Sikimin ucunu yalıyor, kalan spermlerimi yutuyordu. Üstündekini oradan başka birşeyle değiştirdi. Rafa gizlemiş olduğu külodunu giymeden de amını götünü bir hoş yaladım. “Oldukca hoştu canım, fakat bunu saymam! Sayımdan sonrasında gitme, seninle mağazada kalalım, şöyleki doya doya sikişelim!” dedi. “Tamam!” dedim.
Sayımdan sonrasında mağazada sabaha kadar her pozisyonda müdüreyi siktim. Hali Hazırda bazı geceler mağazada buluşmaya devam ediyoruz. Kocasından ufaladı, kimi zaman evinde sikiyorum artık. Bu aralar asla dargın değil şu demek oluyor ki :