Merhaba ben Merve, 18 yaşındayım. İstanbul Yeşilyurtta yaşıyorum. Mahalleden de anlayacağınız biçiminde akrabalarım oldukça varlıklı. Hemen hemen yaşımın yakalamamasına rağmen, ailemin onayıyla 16 yaşımda hoş duyu operasyonla göğüslerimi geliştirdim ve süper büyük göğüslere haiz oldum. Akrabalarım beni her konuda rahat yetiştirdiği için, geçen yaz da bakireliğimi adam dostuma verdim. Bu surattan cinsellik konusunda oldukça rahatım. Boyum 1.81 m, 63 kilodayım. Beden miktarlarım 99-62-93, kavruk deride ve siyah saçlıyım. Anlayacağınız her adamın arzulayacağı türden bir kızım.
Anlatacağım hadise 2 hafta ilkin asıllaştı. Imtihan neticemin emin olmasıyla, ailemin Bodrum’daki yazlığına gitmek için bagajlarımı topladım. 10 gün müddetince Bodrum’daki Villamızda tek başıma dinlence yapacaktım. İstanbuldan uçağa bindim ve 1 saat sonrasında Dalaman’a iniş yaptık. Şipşak bir taşıt kiraladım ve Villanın yolunu yakaladım. Villaya geldiğimde şipşak odama çıkıp bikinimi giydim ve ilk iş olarak havuzu doldurmaya başladım. Havuz dolana kadar güneşlenmeye karar verdim ve şezlongun üstüne uzanıp bikinimin üzerini çözdüm. Memelerim aniden dışarı fırladı. Böylece üstsüz otuz dakika müddetince güneşlendim. Güneşlenirken ansızın gözüm bahçe duvarlarının önündeki çalıların içinde turuncu bir şeye takıldı. Birisi beni röntgenliyordu. Asla bozuntuya vermeden derlenip villanın 3. Katına çıkıp, beni dikizleyenin kim bulunduğunu görmeye çalıştım.
Azca sonrasında çalıların içinden 19-20 yaşlarında, elbisesinden çöpçü olduğu anlaşılan bir genç çıktı. Çöpçü genç, 1.85 boylarında ve beyaz deride birisiydi. Ödlek ödlek çevreye bakınarak oradan uzaklaşıyordu. 2 haftadır sikişmemiş olmam ve hep tanımadığım biriyle sikişme tutkumdan dolayı içim bir güzel oldu. Ne yapmış olup edip kendimi ona siktirmeliydim. Şipşak odama gidip en küçük bikinimi giydim. Hızlı fakat dikkatli adımlarla alt indim ve yola çıkıp çöpçü genci aramaya başladım. 2 cadde ilerde yolları süpürüyordu. Şipşak seslendim ve yanıma çağırdım. Azıcıkçık utanarak yanıma geldi. Ben de ona azıcıkçık yanaştım ve memelerim çocuğun vasati 30-40 santimetre yakınına kadar gelmişti. Çocuk gözlerini memelerimden alamıyordu. Ben de bozuntuya vermeden ona bizim Villanın bahçesini arınıp arınamayacağını sormuş oldum. Saatine baktıktan sonrasında, utanarak, “Mesaim de reeline bakarsan bitti, tamam, pakleyim abla!” dedi. Ben de, “Aaa, sakın tekerrür abla deme bana, akran sayılırız canım!” dedim. Çocuk bu lafları dinleyince aniden kızardı ve “Olur hanımefendi!” dedi.
Kavramıştım, çocuk oldukca saftı ve bu benim sikişme iştahımı oldukça çoğaldırmıştı. “Ee hadi o süre gidelim, iş başına!” dedim, Villanın yolunu yakaladık. Yolda giderken muhabbet kurmaya çalıştım, fakat çocuk coşkudan doğru düzgün konuşamıyordu. Yalnız isminin Şükrü bulunduğunu söyleyebildi. Villaya geldik ve Şükrü şipşak bahçenin pakliğine başladı. Ben de şezlonga uzanıp karşısında güneşlenmeye başladım. Mahsus güneşlenirken göğüs uçlarımdan birini bariz bir halde dışarı çıkardım. Şükrü önümde dikilmiş dolaysız göğüslerime bakıyordu ve ağzının kenarından salyasının aktığını görebiliyordum. Azıcıkçık daha eğlenmeye karar verdim ve bikinimin üstünü çözüp, üstsüz güneşlenmeye başladım. Şükrü’ye dönerek, “Tatlım güneş kremimi sürer misin?” dedim. Hiçbirşey demeden yanıma geldi ve eli titreyerek kremi alıp avucuna sıktı. Gene eli titreyerek karnımı ovalamaya başladı. “Şükrücüm göğüslerime de sürer misin?” dedim. Şükrü’nün kıpkırmızı suratı daha da kırmızılaştı ve eli memelerime usulca kaymaya başladı. Memelerimi kremleken daha da sert bir halde ovuyordu. Fakat hali hazırda oldukca çekiniyordu. Salyaları da su baskın olmuş göğüslerime damlıyordu.
Artık hücum sırası bendeydi, elimi Şükrü’nün önüne götürdüm ve yarağını sezmeye çalıştım. Fakat beklemediğim bir şey oldu, Şükrü geri çekilerek, “Ben artık bahçenin pakliğine geri döneyim!” dedi. Resmen şok oldum, daha ilkin hiçbir adam beni yalanlamamıştı. Şükrü tekerrürden bahçeyi süpürmeye koyuldu. Fakat asla pes etmeyecektim, gene üstsüz bir halde güneşlenmeye devam ettim. Oldukca geçmeden Şükrü’nün bana seslendiğini duydum. Tuvaletin yerini soruyordu. Aradığım fırsat elime geçmişti. Doğrulup, “Beni takip et canım!” dedim. Üzerimde bir tek bikinimin altı vardı. Onu odamdaki wcye götürdüm ve Şükrü içeri girdi. Ben bikinimin altını da çıkarttım ve kapının önüne anadan üryan dikildim, Şükrü’yü beklemeye başladım. Azca sonrasında Şükrü’nün kapıyı açmasıyla donakalması bir oldu. Beni o biçimde görünce ne yapacağını öğrenemedi. Gözleri bir göğüslerime, bir amıma kayıyordu.
“Şükrücüğüm, son olarak ne süre sikiştin?” diye sormuş oldum. Gene kızarıp utanarak, “7 ay ilkin…” dedi. “Yuh be, iyi mi katlandın?” dedim. Şükrü göğüslerime bakmamaya çalışıyor, fakat beceremiyordu. Önü de çadırı kurmuştu. “Göğüslerim güzeline gitti mi Şükrücüğüm?” diyerek, göğüslerimi iki elimle destekleyerek suratına doğru kaldırdım. Kekeleyerek, “Oldukca oldukca hoş ve büyük memeleriniz var!” dedi. Ben de, “Ah teşekkürler Şükrücüm, ağzına alıp emmek ister misin?” diyerek bir mememi kaldırıp Şükrü’nün salyalı ağzına dayadım. Şükrü ilkin memelerimi öpmeye başladı, hemen sonra da memelerimi sıkıp, somurarak, emip, yalamaya başladı. 10 dakika yaladıktan sonrasında, ben, “Şimdi gizeme bende!” dedim ve Şükrü’nün önünde diz çöküp, pantolonunu ve külodunu sıyırdım. Önümde bir şaheser vardı, bembeyaz, damarsız, uzunca bir yarak önümde sallanıordu. Şipşak taşaklarını avucumun içine alıp, yarağını okşamaya başladım. Şükrü’nün suratı gene kıpkırmızı kesilmişti. Yarağı elimde nerdeyse patlayacaktı, şipşak ağzıma alıp emmeye başladım. 1-2 saniye sonrasında Şükrü elektrik verilmiş biçiminde titreyerek birden ağzıma patladı…
Dölleri krem biçiminde katıydı, eforlukla yutabildim, fakat Şükrü’nün yarağı hali hazırda inmemişti. Elinden yakalayıp yatağıma götürdüm. Sırtüstü yatırdım ve yarağını iki mememin arasına alıp, sanki memelerimle yarağına 31 çektim. Şükrü zevkten havalardaydı. Azıcıkçık sonrasında Şükrü’nün üstüne çıktım ve “Aslolan gösteriye hazır mısın?” dedim. Şükrü soluk soluğa, “Hazırım abla!” diyince, suratına bir tokat patlattım ve “Bana birdaha Abla deme, bir tek aşkım de!” dedim. O da, “Peki aşkım!” dedi, fakat gözleri dolmuştu. Şipşak öpüp, “Beni bağışla aşkım!” dedim. O da, “Bağışladım!” dedi ve peşinden memelerime yapıştı. Memelerimi can veresiye emiyordu. Ben de amımla yarağına sürtünüyordum ki, birden beni üstünden alıp, yatağa yatırıp, üstüme çıktı ve yarağını bir hücumda kabarmış amcığıma kökledi. O anda çığlığı bastım. Amcığıma gidip gelmeye başladığında artık benim zevk çığlıklarım Villanın içinde yankılanıyordu. Şükrü bacaklarımı omzuna alıp, daha hızlı sikmeye başlamıştı. Memelerim delice ileri geri gidip geliyordu. Şükrü eğilip, delice sallanan memelerimi emmeye başladı. Oldukca geçmeden amımda bir ılıklık hissettim, Şükrü içime patlamıştı. Fakat o, benim bunun şuurunda olmadığımı sanarak son sürat becermeye devam etti. 20 dakika sonrasında içime birdaha boşaldı ve üzerime yığıldı. Uzun uzun öpüşüp birbirimize sarıldık. Hemen sonra kalkıp duş aldık, sonrasında da sahile gitmeye karar verdik.
Fakat ilkin Şükrü’yü şık bir butiğe götürüp, onu hoş bir donattım. İş giysilerini de valize koyduk ve sahile indik. Sahilde bir tek 2 genç vardı, 16-17 yaşlarındaydılar. Varlıklı piçleri ve fırlama oldukları tiplerinden belirliydi. Yanımıza gelip, “Abla memelerin oldukca hoş!” deyip yılışmaya başladılar. Bir an Şükrü’yle göz göze geldik, o da ne yapmak istediğimi kavramış oldu ve bana, “Yapma!” der biçiminde baktı. Fakat ben çevreyi kolaçan ettikten sonrasında, bikinimin üstünü bir hücumda yukarıya sıyırdım. Gençlerin gözleri faltaşı biçiminde açıldı, anında memelerime yumuldular. Gençlere azıcıkçık memelerimi yalatırdıktan sonrasında, “Hadi çocuklar bizim Villaya gidip, daha rahat bir etrafta devam edelim!” dedim. Şükrü hayli bozulmuştu, fakat sesini çıkarmadı. Ve dördümüz Villanın yolunu yakaladık. 3’ü birlikte onlarca kere beni sikip, gençler gece saat 02:00 biçiminde ayrıldılar, Şükrü bende yattı. Sabah beni bir kere daha sikip, işe o biçimde gitti.
Bodrumda kaldığım 10 gün müddetince 3’üyle sikiştim. Ve geçen Pazartesi İstanbula döndüm. Dönmeden ilkin Şükrü’ye hizmetinden dolayı 2.000 $ nakit verdim ve 500 $ kıymetinde bir telefon aldım. Hemen hemen 4 gün geçmesine rağmen Şükrü’yü oldukca özledim, 2 hafta sonrasında yeniden Bodrum’a gitmeyi düşünüyorum